24 Şubat 2014 Pazartesi

İSTANBULU ANLAT

                            İSTANBUL                                                                                                                                                                              Bir devrin bitip diğerinin başladığı yerdir İstantanbul. Peygamber    müjdesidir.Asırlık başkenttir. Yeşiliyle boğazıyla   gerdanlık gibi köprüleriyle:                                                             *Anadolu Hisarı                                                                                 * Rumeli Hisarı

Sarayları asırlara meydan okuyan camileriyle  buram buram tarih kokan İstanbul.Evliyalarıyla erenleriyle koyun koyuna İstanbul.

      EVLİYLAR

*Aziz Mahmut Hüdayi

*Eyüb El  Ensari

*Abtülehad Nuri Efendi Hazretleri

*Aptullah Bin Apturrahman Celveti Hazretleri  

                             


                         KIZ KULESİ

Kızkulesi Adası, Kubadabad Saltanat Kentinin haremliğiymiş. Ada da çevresi sularla çevrili bir kale ile, birbirinden güzel köşklerin ortasında yüksek bir kule varmış.

İşte bu kölede cariyeleri ile birlikte Selçuklu Sultanının güzeller güzeli biricik kızı yaşarmış .

Sultan, düşünde (başka bir rivayete göre falında) sevgili kızının yılan sokması sonucu öleceğini görmüş. Yaptırdığı ve Kaleye ve içinde kuleye kızını bunun için kapatmış. Öyle ki, kuleye yılan girmesinde diye beton borularla Anasmaslar’dan Adaya su ve süt akıtılmış. (Anılan iki sıra beton boruların kalıntıları günümüze kadar gelmiştir.)

Böylece yıllar yılları kovalamış ve günlerden bir gün güzel Sultan ateşlere düşüp hastalanmış. Ülkenin en ünlü hekimleri zor bulmuşlar devasını. Sevgili Sultan yeniden sağlığına, mutluluğuna kavuşmuş. İyileşmesini kutlamak için armağanlar yağmaya başlamış kuleye. Yaşlı bir köylü kadında bir sepet üzüm getirmiş. Meğer üzümlerin içinde bir küçük yılan varmış.

 

                             




                    

[​IMG]


Sultan II.Murad’ın ölümünden sonra II.Mehmed tekrar hükümdar oldu(1451).Sultan II. Murad;âdil,merhametli ve cesur bir hakandı.İlim ve sanatı severdi.Türkçeye önem vermiştir. Devletin resmi kayıtları II.Murad’dan itibaren Türkçe tutulmuştur.Sanatkâr ve derviş mizaçlı idi.Bunun için saltanatı bırakmaktan çekinmemiştir.Yerine tahta geçen Sultan II.Mehmed,çağ- ın bilginleri ve hocaları tarafından çok iyi eğitilmiş bir şehzadeydi.Yüksek bir ilmî seviyeye sahipti.

Fethi Hazırlayan Sebepler:Bizans,Rumeli ve Anadolu arasında bir çıban gibi duruyor- du.Bu bakımdan,İstanbul’un fethinin stratejik bir önemi vardı.Haçlı orduları,genellikle Bizans ın tahrik ve teşviki ile oluşturuluyordu.Bizans,Türk beyliklerini Osmanlı aleyhine kışkırtıyor, Osmanlı taht kavgalarında taraf tutuyor,devleti böylece karışıklıklara sürüklüyordu.İstanbul, üç kıtayı birbirine bağlayan deniz ve kara yollarının kesiştiği tek merkezdi.Dünya ticaretine hâkim olmak için de devrin en büyük bu liman şehrinin fethedilmesi şarttı.

Fetih Hazırlıları:İstanbul’un konumunu ve Türk birliğinin tamamlanmasındaki önemi- ni iyi kavrayan Sultan II.Mehmed,bütün gücünü ve zamanını İstanbul’un fethi için harcamaya kararlıydı.Bu bakımdan,diğer devletlerle ve beyliklerle olan meselelerini geçiştiriyor,bir bakı- ma donduruyordu.Fetih için gerekli askeri hazırlıklara hız verdi.Güzelce Hisarın karşısına Boğazkesen Hisarını yaptırdı.Böylece Karadeniz’den Bizans’a gelecek yardımı yolu tamamen kesildi.Akdeniz’den gelebilecek yardımları önlemek için donanmasını güçlendirdi.

Fatih,batıdan gelebilecek tehlikelere karşı da tedbir aldı.Venedik’le 1451 yılında yapılan antlaşmayı yeniledi.Bizans’a bağlı Mora Despotluğu’ndan gelebilecek yardımı önlemek için, Turahan Bey ve oğulları komutasındaki akıncıları bölgeye gönderdi.Akıncılar Mora’yı baştan başa taradılar.Bu akın sonucunda Mora’nın Bizans’a yardım edecek gücü kalmamıştı.

Sultan II.Mehmed,İstanbul’un fethedilebilmesi için,sağlam surların yıkılması gerektiğini biliyordu.Bunun için tahrip gücü yüksek bir silahın kullanılması lazımdı.Bu silah da toptu.To- pu ilk defa İtalyanlar kullanmışlardı.Ancak,bu toplar ortalığı gürültüye boğup atları ürkütmek- tan başka bir işe yaramıyordu.Sultan II.Mehmed, mühendisleri ile beraber mesafe ve hedef ayarlaması gelişmiş topların dökümü için çalıştı.Dökülen toplarla,aşırtma atışlar şeklinde sur- ların gerisini de dövmek mümkün olabilecekti.Bu sistem,havan toplarının da başlangıcını oluşturur.

İstanbul’un Fethi:Sultan II.Mehmed 23 Mart 1453’te Edirne’den hareket etti.5 Nisan 1453’te karadan ve denizden kuşatmayı başlattı.Sultan boş yere kan dökülmemesi için impa- ratordan şehrin teslimini istedi.İmparator bu teklifi reddetti.6 Nisan sabahı şahi topların orta- lığı cehenneme çeviren atışları ile savaş başladı.Papalıktan gelen yardım gemilerinin Haliç’e girmesi Sultanı çok kızdırdı.Çünkü,Haliç’in ağzı zincirle kapatılmıştı.Buradan Osmanlı gemi- leri geçemiyordu.Bunun üzerine 80 Osmanlı hafif gemisini bir gecede Tophane-Tepebaşı yo- luyla Haliç’e indirtti.Bu manzara,sabahleyin Bizanslıları şaşkına çevirdi.Karadan kızaklarla kaydırılarak gerçekleştirilen bu hareket,o güne kadar ne görülmüş ne de düşünülmüştü.

Sultan II.Mehmed,29 Mayıs 1453’te sabah namazından sonra kesin hücum emrini verdi. Nihayet,Topkapı surlarının üzerinde Ulubatlı Hasan öncülüğündeki birlik,Türk bayrağını dikti Bundan sonra Türk kuvvetleri akın akın şehre girdi.İstanbul fethedilmişti.Cana kıyılmadı ve yıkım yapılmadı.

Sultan II.Mehmed,hocası Akşemseddin’in arkasında şehre girdi.Bizanslılar,bu manzara ve genç hükümdar karşısında çok şaşırdılar.Sultan doğruca Ayasofya’ya gitti.Burayı fetih hakkı olarak camiye çevirtti.Bundan sonra Sultan Mehmed,fetheden anlamında Fatih unvanıyla anılacaktır.